En yakınımızdaki, kendi bedenimizdeki mucizelere başka bir örnek olarak, tek görevleri hücreyi hareket ettirmek olan tüycüklerin yapısını verelim:
Bazı hücreler kirpiklere benzeyen tüycükler sayesinde hareket ederler. Örneğin solunum yollarındaki sabit hücrelerin her biri yüzer tane tüycüğe sahiptir. Tüycükler tıpkı gemi kürekçileri gibi aynı anda hareket ederek, hücrenin ilerlemesini sağlarlar
-Bir tüycük diklemesine kesildiğinde, bunun dokuz ayrı çubuk (mikroçip) şeklinde yapıdan oluştuğu görülür.
-Mikrotüp denen çubuklar birbirine geçmiş iki ayrı halkadan oluşurlar.
-Bu halkaların biri 13, diğeri 10 ayrı telden oluşur.
-Mikrotübüller tubulin adı verilen proteinlerden meydana gelirler.
-Mikrotübülün, "dynein" isimli bir proteine sahip dış kol ve iç kol denen iki uzantısı vardır. Dynein proteininin görevi hücreler arasında motor görevini yapmak ve mekanik bir güç oluşturmaktır.
-Tubulin proteinini oluşturan moleküller, adeta birer tuğla gibi dizilip, hücrede silindir şeklinde bir düzen meydana getirirler. Ancak tubulin moleküllerinin dizilimi tuğlalardan çok daha komplekstir.
-Tüycüklerin ortasında iki mikrotüp daha bulunur. Bunlar kendi başına bulunur ve on üç tubulin şeridinden oluşurlar.
-Her bir tubulinin üst tarafında on tane kısa çıkıntı, alt tarafında da on tane girinti vardır. Bu girinti ve çıkıntılar birbirinin içine geçebilecek şekilde uyumlu yaratılmıştır. Böylece çok sağlam bir yapı oluştururlar. Çok özel bir tasarıma sahip olan bu girinti ve çıkıntılardaki en ufak bir bozukluk hücrenin yapısına zarar verecektir. Bunlar tüycüklerdeki detayların çok kısa bir özetidir. Bu parçacıklar tek bir tüycüğe aittir ve tek hedefleri vücudunuzdaki trilyonlarca hücreden bir tanesini hareket ettirmektir. Bugüne kadar yaşamış olan ve halen yaşayan tüm insanların solunum hücrelerinin her birinde böyle kapsamlı bir sistem vardır. Üstelik bu kompleks ve birçok parçadan oluşan sistem, gözle dahi göremeyeceğimiz kadar küçük hücrenin içindeki bir tüycüğün daha da alt yapılarıdır.
Kısacası Yaratıcı bizim gözle göremeyeceğimiz kadar küçük bir yere, son derece sistemli ve kompleks bir mekanizma yerleştirmiştir. Tesadüflerin, bir hücreyi hareket ettirmeyi düşünüp, böyle bir sistemi kurmaları ve bu kadar küçük bir alana sığdırmaları kesinlikle imkansızdır.
Bazı hücreler kirpiklere benzeyen tüycükler sayesinde hareket ederler. Örneğin solunum yollarındaki sabit hücrelerin her biri yüzer tane tüycüğe sahiptir. Tüycükler tıpkı gemi kürekçileri gibi aynı anda hareket ederek, hücrenin ilerlemesini sağlarlar
-Bir tüycük diklemesine kesildiğinde, bunun dokuz ayrı çubuk (mikroçip) şeklinde yapıdan oluştuğu görülür.
-Mikrotüp denen çubuklar birbirine geçmiş iki ayrı halkadan oluşurlar.
-Bu halkaların biri 13, diğeri 10 ayrı telden oluşur.
-Mikrotübüller tubulin adı verilen proteinlerden meydana gelirler.
-Mikrotübülün, "dynein" isimli bir proteine sahip dış kol ve iç kol denen iki uzantısı vardır. Dynein proteininin görevi hücreler arasında motor görevini yapmak ve mekanik bir güç oluşturmaktır.
-Tubulin proteinini oluşturan moleküller, adeta birer tuğla gibi dizilip, hücrede silindir şeklinde bir düzen meydana getirirler. Ancak tubulin moleküllerinin dizilimi tuğlalardan çok daha komplekstir.
-Tüycüklerin ortasında iki mikrotüp daha bulunur. Bunlar kendi başına bulunur ve on üç tubulin şeridinden oluşurlar.
-Her bir tubulinin üst tarafında on tane kısa çıkıntı, alt tarafında da on tane girinti vardır. Bu girinti ve çıkıntılar birbirinin içine geçebilecek şekilde uyumlu yaratılmıştır. Böylece çok sağlam bir yapı oluştururlar. Çok özel bir tasarıma sahip olan bu girinti ve çıkıntılardaki en ufak bir bozukluk hücrenin yapısına zarar verecektir. Bunlar tüycüklerdeki detayların çok kısa bir özetidir. Bu parçacıklar tek bir tüycüğe aittir ve tek hedefleri vücudunuzdaki trilyonlarca hücreden bir tanesini hareket ettirmektir. Bugüne kadar yaşamış olan ve halen yaşayan tüm insanların solunum hücrelerinin her birinde böyle kapsamlı bir sistem vardır. Üstelik bu kompleks ve birçok parçadan oluşan sistem, gözle dahi göremeyeceğimiz kadar küçük hücrenin içindeki bir tüycüğün daha da alt yapılarıdır.
Kısacası Yaratıcı bizim gözle göremeyeceğimiz kadar küçük bir yere, son derece sistemli ve kompleks bir mekanizma yerleştirmiştir. Tesadüflerin, bir hücreyi hareket ettirmeyi düşünüp, böyle bir sistemi kurmaları ve bu kadar küçük bir alana sığdırmaları kesinlikle imkansızdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder